Ergenlik dönemi, çocukların gelişimi açısından oldukça önemli olan dönemlerden biridir. Özellikle de fiziksel olarak değişimlerin başladığı bu süreç, 11-12 yaşından bireyin kendi ayaklarının üstünde durmaya başladığı 20’li yaşlara kadar devam edebilmektedir. Fakat bazı yaşam ve bireysel farklılıklar ergenliğin başlangıç ve bitiş tarihlerini önemli ölçüde etkileyebilmektedir. Bu duruma bir örnek göstermek gerekirse; erken yaşlarda evlenerek önemli bir sorumluluk alan bireyler için “ergen” tanımlaması yapabilmek pek de mümkün değildir.
Ergenlik psikolojisi ve dönemi bir tür kriz dönemi olarak da ifade edilebilirken gerek ergen, gerekse çevresindekiler için oldukça sıkıntılı ve çalkantılı bir dönemdir. Bunun yanı sıra bireyin büyümesi ve gelişmesi açısından da oldukça önemli bir süreçtir.
Duygu Dünyası Nasıldır?
Ergenlikte kızlar ve erkekler pek çok farklı duyguyu anlık olarak yaşayabilmektedir. Özellikle de duygulara hızlı giriş ve çıkış yapan ergenler, ani duygu değişimleri yaşamakta ve tüm duygularını şiddetli olarak yaşamaktadır. Üstelik ergenlikte kızlar ve erkekler bir yandan çocukluğuna veda etmeye çalışırken, diğer yandan değişen ve gelişen vücuduna ayak uydurmaya çalışmaktadır. Dolayısıyla mutluluk, hüzün, yadsıma, panik, yargı, korku, endişe ya da öfke gibi duyguları bir arada görebilmek ve psikoloji konusunda çalkantılı bir durumla karşılaşabilmek mümkündür.
Düşünce Dünyası Nasıldır?
Ergenlik döneminde çocuklar yalnızca duygu olarak değil, düşünce olarak da değişimler yaşayabilmektedir. Ergenlikte erkekler ve kızların düşünceleri neredeyse bir yetişkin seviyesinde olurken, felsefi, toplumsal, kültürel, siyasi, ya da ahlaki konulara karmaşık bir soyutlandırmada bulunabilmektedir. Üstelik bu süreçte ergenler ebeveynlerini ya da eğitimcileri işin içinden çıkılamaz sorulara maruz bırakabilmekte ve kendi akıl yürütmesi ile ulaştığı sonuçlarında çoğu zaman çevresine aykırı fikirler edinebilmektedir. Ergenlik davranışları da düşüncelerine göre şekillenebilmekte ve dolayısıyla ailesine ve çevresine karşı ters düşen durumlar yaşayabilmektedir.
Sosyal Dünyaları Nasıldır?
Tüm bunları yanı sıra ergenlikte erkekler ve kızların sosyal dünyaları da farklılık gösterebilmektedir. Ergenliğin ilk dönemlerinde ebeveynlerinden ve yakın çevresinden uzaklaşmaya başlayan ergenler, bu süreçte daha çok arkadaş edinmekte ve arkadaşlarını ailesinden önde tutabilmektedir. Üstelik bu gibi durumlarda çoğu zaman ebeveynlerle de çatışmaya girebilmektedir.
Ergenlik döneminde ebeveynlerin bir psikolog ya da pedagogdan destek alması önemlidir. Bu gibi durumlarda uzmanlar ebeveynlerin çocuklarına destek olması, çocukların daha sağlıklı bir birey haline gelebilmesi ve ergenlik sürecini rahat bir şekilde atlatabilmesi için çeşitli terapi yöntemleri uygulayarak yardımcı olabilmektedir.